Abstract :
Ticari faaliyetler antikçağda her bireyin yaşamında oldukça etkili bir konuma sahip olmuştur. Bu etki kentsel ve kırsal alanlarda belirli farklılıklarla toplumsal hayatın iktisadi katmanlarına yön vermiştir. Ortaya çıkan etkileşimin sonucunda ise; emptio (mal) alım-satımı ve bir takım diğer alışveriş faaliyetleri (değiş-tokuş, bağışlamalar, hediye alıp verme) özellikle Akdeniz ve çevresinde kümelenmiş ticaret sahalarının oluşmasını tetiklemiştir. Bu sahalara nakledilmeye başlayan ticari mallarla birlikte de kent kültürü kendi kapalı çerçevesinden, dış dünyaya açılma imkânı bulmuş ve bilinen Akdeniz Dünyası’nın sınırları, oluşmaya başlayan ticaret rotalarının ışığında tekrar şekillenme aşamasına girmiştir. Mercek altına alınan bu çalışmada ithalat ve ihracat yoluyla gerçekleştirilen mal alışverişinin toplumsal ve siyasi etkenlerden ayrı düşünülemeyeceği ve kentin de bu doğrultuda merkezi konuma sahip olduğu tezinden yola çıkılarak, antikçağda ticaret, ekonomik faaliyetlerin baş aktörleri olan tüccarlar ve onların sıklıkla ilişki içerisinde bulunduğu kentler arasındaki bağlantı irdelenmektedir.
